6 Ağustos 2009 Perşembe

Çok yaşa!


Karanlığın üstüne yalnızlığımı çizdiğim
Tozlu tebeşirlerin hapşırıklarından sonra
Çok yaşa!
Der gibi girdin hayatıma
Hoş geldin,
Tam zamanında yetiştin

Haberin yoktu
Beyaz çizgili asfaltları,
Beyaz çamurdan, beyaz çakıldan, bembeyaz ufuk’tan yolları aşıp
Defalarca yamalanmış adımlarla geldim
…ben de sana

Haberin yoktu…
Defalarca seviştim karanlığa çizdiğim vücudunla
Ellerimde tebeşir tozu
Sende ise dokunduğum yerler belli oluyordu
Okşadıkça rüzgar saçların
Okşadıkça uzun uzun palmiyeler boynun
Ve devam ettikçe karanlığa yaktığım mum

Haberin yoktu...
Dinlerken bütün sonatlarını sensizliğin
Beste beste kazıdım notaları yüreğime
Açtım sesini sonuna kadar
Sağır edercesine kulaklarımı doldurdum
Tozdan seslerle

Haberin yoktu…
Yine bu tozdan seslerle seslendim sana
Duymadın!
Sadece ürperdin kimi zaman, silkelenip tozlarını savurarak...
Sustum
Silinip karanlığa karışmandan korktum

Haberim yoktu...
Ölüyorum,
(Sensizliğin resimlerine,
tebeşir tozlarına, sana karışa karışa)
Sanıyordum
Ama sana karıştıkça
Tozlu tebeşirlerin hapşırıklarından sonra
Çok yaşa!
Der gibi girdin hayatıma
Hoş geldin,
Tam zamanında yetiştin

serkans

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder